Son Dakika Haberler

TURAN: ÖZ DEĞERLERİMİZ VAR, BU GÜÇLE DAĞLARI DEVİRMEZSEK ADAM DEĞİLİM!

TURAN: ÖZ DEĞERLERİMİZ VAR, BU GÜÇLE DAĞLARI DEVİRMEZSEK ADAM DEĞİLİM!
Okunma : 1.585 Kere okundu Yorum Yap

Tut Platformu Genel Sekreteri Niyazi Turan, bazı açıklamalarda bulundu. Tut için öncelikle Tutluların elini taşın altına koymaları gerektiğini söyleyen Turan, ayrıca Tut için bir şeyler yapma gayesinde olanlara da engel olunmaması gerektiğini belirtti.

Tut Platformu Genel Sekreteri Niyazi Turan şöyle konuştu;

“Tutlunun umursamadığını 2 yıl sonra tayin olup gidecek Kaymakam niye dert edinsin. En çok düşünen Kaymakamın, senin benim düşündüğüm kadardan fazla düşünmeyeceğini bileceğiz buna da hakkı var, bundan emin olacağız. Beklenti içinde oldukça “daha çok bekleriz.” Beklemeyip kendimiz yapıyorsak gelişme sağlanacaktır.

“DEĞERLERİMİZ VAR !”

Memleketine sahip çıkma konusunda halkımız son derece bilinçsiz veya umursamaz. Bu yönüyle handikapımız büyük ancak ne mutlu ki başkalarının kolay kolay sahip olamayacağı hayli önemli ‘değerlerimiz’ de var! Tut’ta hangi gelişme-dönüşüm sağlanmışsa/sağlanmaya başlamışsa bunun temelinde Kaymakamlığı, Valiliği, Hükümeti değil bizzat Tutluyu görürsünüz; “Tut ekonomisi meyvecilikle gelişecektir” diyen ve örnek bahçeler kurup öncülük eden Cemal Avcı’yı görürüz. Birçok öğrencimize üniversite kapılarını aralayan, önemli çevrelerde ve ülkede adımızı duyuran, Tut’u “marka” yapma yolunda emin adımlarla ilerleyen Kadir Dursun’u görürüz. Tutlunun ürettiğini Amerika’ya kadar ulaştırıp vatandaşın cebini/yüzünü güldüren; “Allah’ın dağını” turizm merkezi haline dönüştürme hedefiyle hazır rahatını bozup binlerce TL harcarken başına stres dolu ‘iş’ açan heykeli dikilesi Atilla Sevilmiş ağabeyimizi görürüz. Elbette Hükümetin kararıyla yapımı sürmekte olan Tut yolunun başlangıcında da gene bir Tutlu var: Danıştay Üyesi Mehmet Solgun ‘un devlet kademelerindeki çabaları, takibi olmasa hakkımız olan bir hizmete kavuşmayı gene “çoook beklerdik!”

“BU DEĞERLİ KİŞİLERE GÖZÜMÜZ GİBİ BAKMALIYIZ”

Bu değerli kişilere Tutlular olarak gözümüz gibi bakmalı, ortaya bir görüş koyduklarında tipik “ilk Tutlu tepkisi” olan yüzyılların “burada olmaz yauuuvvv”undan bir an önce arınmaya bakmalıyız; bu adam söylüyorsa/böyle düşünüyorsa demek ki önemli konudur, demeyi öğrenmemiz gerekiyor. Süleyman Solak’ın birçok Tutludan daha Tutlu halini görmemeye çalışarak hüner sergilemiş olmayız; Süleyman Bey’i sevmek ve ona yardımcı olmak her Tutlunun vefa borcudur.

 

“AVRUPA’DA YAŞAMALARINA RAĞMEN YÜREĞİ TUT İÇİN ATANLAR VAR”

Avrupa’da yaşayan fakat yüreği her daim Tut için atan Ali Gündoğdu, Mehmet Karakuş, Hamza Demir bizlere bir yol gösterdiğinde ilk işimiz hemen itiraz mekanizmasını kullanmak olmasın. İlle de itiraz etmeden duramayacaksak-itiraz etmediğimizde dabaz olacaksak hiç değilse önce dinleyip, tartıp, değerlendirip sonra itiraz etmeyi denersek, gece uykumuzda sabaha kadar kıvranmadığımızı görmüş oluruz.

“GENÇLERİMİZDEN ŞİKAYETÇİYİM”

Değerli insanlarımız ismini yazdıklarımızla sınırlı değil fakat gençlerimizden şikâyetçiyim; hepsi değil ancak genel olarak bir tembellik hali görülüyor ki Gençlik-Tembellik ikilisini yan yana anış, akraba evliliğindeki kan uyuşmazlığından daha vahim duruyor!

“SLOGANIMIZ BELLİ: DAYANIŞMA-DÜŞÜNCE VE EYLEM ADAMLARIMIZA SIKI SIKIYA SAHİP ÇIKMA!”

Tut Belediye Başkanı Cemal Avcı,Belediye Başkanı olmadan yıllar öncesinden- söyler durur.”Öz Değerlerimize Sahip Çıkalım!”diye.

Tut iklim, coğrafya, doğal kaynaklar yönüyle dünyada çok ayrıcalıklı bir yere sahip; Başkanımız haklı ancak eminim “öz değerleri” sadece bu iklim, coğrafya, doğal kaynaklar ile sınırlıyor değil; yukarıda geçen isimlerin de en kıymetlisinden öz değerlerimiz olduğunu dile getiriyor!

Doğal değerleriyle insan değerleri Coşkun Erdaş gibi duyarlı hemşerilerimizin varlığıyla bir araya geldiğinde -ki hiç maliyeti yok- uykudan yeni uyanmış “ayrıcalıklarımız” dünyada hak ettiği konumda dimdik yerini alacaktır.

Üstelik son yıllarda aramıza girişimci, on parmağında hüner mücadele adamı, son derece çalışkan Mösyö Kurt(Mehmet Kurt) katılmış bulunuyorken bizi kim tutar!

Kuru kalabalıkların Tut’tan elini çekmesi ne gam!

Çok da lazım değiller!